Olum ve kalim arasinda gecen bir kosusturmaca degil belkide.
Basarili olabilmem icin eminim ki farkli yollar vardir. Ama su an, benim tek
kacis yolum bu…
Summer, “seni hayata baglayan ne?” diye sormustu Okyanus’a.
“Ailem.”
Iste o an, Summer hayatindaki eksikligin farkina varmisti.
Ayni soru, o’na yoneltildi.
“Gelecekteki ben…”
Summer’i hayata baglayan, gelecekte olabilcegi, olmak
istedigi kisiyi gormekti. O’nun yasadigi hayata, yasabilcegi mutluluklari,
tatli zorluklari, basardiklari ve belkide onun icin en onemlisi olan, butun
yasayacaklarina ragmen kimin veya kimlerin yaninda kalmayi tercih ettigini
gormekti. Bazi hayalleri biraz garipti. Ama hayalleri ve umutlari vardi. Iste o
an, kuzeyin soguk ruzgarlari yuzune vurmuscasina bir darbe almisti Summer.
Neden her sabah uyandiginda yorgun hissettigini ve neden her gozlerini dunyaya
yeniden actiginda ustunde bir agirlik oldugunu anladi.
Cunku eger bir insanin tek umudu kendi ise, kendinden baska
kimsesi yoktu.
Elbette Summer’in
etrafinda ailesi ve arkadaslari vardi. Ama O’nu hayata baglayan onlar miydi?
Hayir.
Ama o cok sevdigi Okyanus, ayri bir maceraydi. Summer’in
siyah, beyaz ve gri tonlarindaki hayatinin butun renklerini olusturan, kendisi
kadar yarali ve bir okadarda yaralayabilen Okyanus, Summer’in gozlerinde ayri bir
insandi. Bugune kadar sevebilme yetenegi bile olmayan, ailesine bile “seni
seviyorum” diyemeyen Summer’in butun duvarlarini yok edipte kalbinin avucunun
icinde tasiyan tek insan olmustu o…
Peki Summer Okyanus’suz yasabilir miydi?
Evet.
Secebilcegi butun hayatlarin en zorunu secmisti belkide. Ama
Okyanus’suzda yasamisti bir zamanlar, Okyanus’u tanidiktan sonra bile. O
eksikligin farkindaydi, O’nsuz yasabilirdi evet ama bunun sadece hayalini
kurmak, en derin yaraya tuz basmak gibiydi.
Peki ya gelecekteki Summer? Belkide ustune fazla yuk
bindirmisti bu genc yasinda. Ama tutunabildigi tek gercek kendisiydi. Cunku
biliyorduki, hayatta ne olursa olsun, sonunda guvenebilcegin tek gercek
kendinsin.
No comments:
Post a Comment